18 Temmuz 2009 Cumartesi

Eto'o-İbrahimovic

Aslında bu transferin baş rolü İbrahimovic ama ben Eto'o açısından bakmak istedim. Barcelona geçen sene de istemiyordu Eto'o ' yu ama yerine forvet alamayınca mecburiyetten tuttular. Tutmalarının karşılığını da gördüler. Ligde 30 C.L. 'de de 1'i finalde olmak üzere 4 gol attı. İbrahimovic'in Barca'ya gelmek istemesi gayet normal. Ama Barcelona'nın 40 milyon euro ve üstüne Eto'o 'yu verip O'nu alması garip. Mourinho sene başında İbrahimovic'i Moratti satarsa ben gider tekrar alırım demişti ama Eto'o gelince sevineceğini düşünüyorum. Chelsea'nin başındayken çok istemişti Eto'o 'yu kendi takımına. Eto'o 'nun Mourinho'nun sistemine uyum sağlayıp başarılı olacağını düşünüyorum. İbrahimovic'e gelince, Barcelona'nın pas dengesini gereksiz şutları, aşırı top tutmaları ile bozabileceğini düşünüyorum. Ayrıca Messi'den dolayı Barcelona'nın 1 numarası olamayacak olması sinirlerini bozabilir. Biraz fazla yüklendik İbrahimovic'e ama santrafor deyince benim gözümde 1 İbrahimovic 2 Torres'tir.

13 Temmuz 2009 Pazartesi

Manchester United 2009-2010

Bu sene kadrosundan en fazla kayıp yaşayan takım Manchester United. Ronaldo ve Tevez gibi 2 önemli hücum oyuncularını kaybettiler. Ronaldo son 2 sezonda 90 resmi maçta 48 gol attı. Tevez ise 2 senede 83 maçta 34 gol attı. Şu ana kadar Owen, Valencia ve Obertan'ı transfer ettiler. Owen transferini çok akıllıca buluyorum çünkü bonservisi bedava ve oynadığı kadar kazanacağı bir sözleşme imzalattılar. Owen'ın kalitesini kimse tartışamaz. Son senelerdeki başarısızlığını, sakatlığına ve Newcastle'ın başarısız görüntüsüne bağlıyorum ben. Valencia, bir süredir Avrupa'nın devlerinin transfer listesindeydi. Orta sahaya dinamizm katacağı kesin. Bu seneki şampiyonlar ligi finalinde de gördük ki Manchester orta sahası yeterli değil. Çok düz adamlar var. Scholes yaşlandı, Anderson yeteri kadar verimli değil. Bu yüzden 1 oyuncu daha almalılar orta sahaya. Obertan'ı 1 kere fransa 21 yaş altı takımında seyrettim. Yeteneği var, zaten olmasaydı Manchester'a gelemezdi. Hücumda kanatlarda görev alan bir oyuncu. 1 kaç senedir patlama yapması bekleniyormuş, ama olmamış. Ferguson, Ronaldo'ya öğrettiği gibi ona da içeri kat etmeyi öğretirse etkili bir oyuncu olabilir. Bu sene Manchester için yapılanma senesi olabilir. Giggs, Scholes gibi tecrübeli ve yaşlı oyuncuların yerine Anderson, Nani, Obertan gibi genç oyuncuları sürekli ilk 11 oynatarak takımı yeniden kurmak isteyebilir Ferguson. Chelsea ve Liverpool'a karşı şu dönemde biraz daha zayıf görünüyorlar.

10 Temmuz 2009 Cuma

Beşiktaş 2009-2010

Beşiktaş'ın bu sene yaptığı transferler içinde en etkileyicisi tartışmasız Nihat. Ama bu transferde bile insanın kutlayası gelmiyor Beşiktaş yönetimini. Çünkü sattıkları paraya geri aldılar Nihat'ı. Üstelik 23 yaşında satıp 30 yaşında geri aldılar. Neyse ki Nihat'ta bu paranın karşılığını verecek sorumluluk ve kabiliyet var. Gökhan Zan'ı kaptırmaları hayırlı oldu. Ferrari transferine, ödenen bonservis dışında olumlu bakıyorum çünkü Serie A'dan gelmiş olması onu gözümde ayrı bir yere koyuyor. Zapatocny de Udinese'den geldi ama Ferrari İtalya'da daha tanınan ve gözde bir oyuncu. İsmail Köybaşı transferi ise yine alışılmış Beşiktaş tarzı. Bizim ligimizde Anadolu takımlarından gelen topçuların büyüklerde başarılı olma yüzdesi bu kadar düşükken, bu yaşta bir futbolcuya 6,5 milyon euro vermek akıl karı değil. İnşallah başarılı olup hem parasının hakkını verir,hem milli takım genç bir sol bek kazanır. Son olarak Michael Fink transferini değerlendirecek olursak, Frankfurt gibi bir takımdan bonservisi elinde olarak alınan bir oyuncudan ne kadar verim alınabilir? Üstelik elinde Cisse gibi Ernst'le birlikte orta sahayı sağlamlaştıran, geldiğinden beri de her zaman için vasatı aşmış bir oyuncu vardı Beşiktaş'ın. Bu sene Beşiktaş'ın işini zor görüyorum, Bu sene şampiyon oldukları için iştahlarında eksilme olması da muhtemel. Ayrıca Galatasaray ve Fenerbahçe geçen seneki rezil performanslarını tekrarlamazlar.

9 Temmuz 2009 Perşembe

Galatasaray 2009-2010

Fenerbahçe Daum'u alarak ne kadar iyi bir seçim yaptıysa, Galatasaray onun 2 katı daha iyi bir seçim yaptı. Bu kadar kariyerli bir hocayı Türkiye'ye getirebilmek büyük bir iş. Ayrıca Rijkaard gibi hücum futbolunu seven bir hocanın, Galatasaray gibi hücum futbolunu yıllardır oynayan bir takıma gelmesi Galatasaray açısından çok başarılı bir tercih. Kaleye Leo Franco tercihi pek tatmin edici bir tercih değil. Gökhan Zan gibi hiç beğenmediğim bir oyuncuyu, bonservisi elinde olarak da transfer etseler de yanlış bir tercih.Emre Güngör'ün Gökhan Zan'dan çok daha iyi bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Kader Keita transferi ise çok yerinde bir transfer. Keita'nın Galatasaray'da çok başarılı olacağını düşünüyorum. Ayrıca Rijkaard'ın 4-3-3'ü biraz modifiye ederek 4-2-3-1 gibi oynatması muhtemel. Çünkü, Türkiye'de 3 kişilik orta sahanın hücum organizasyonlarında başarılı olması zor. Bu yüzden Rijkaard Lincoln'den yararlanır. Yine kadro tahminiyle bitirelim.
Leo-Sabri-Servet-Emre G.-Hakan Balta-M.topal-Ayhan-Lincoln-Keita(Kewell)-Arda-Baros

Fenerbahçe 2009-2010

Fenerbahçe'nin şu ana kadarki en büyük transferi Daum'dur. Zaten Daum tercihine itiraz eden pek çok kişi yok. İtiraz edenlerin de çıkış noktası Daum'un Avrupa kupalarındaki başarısız görüntüsü. Haksız da değiller aslında bu noktada. Ama ben bu sefer Daum'dan bi atılım bekliyorum Avrupa'da. Fenerbahçe şu ana kadar Mehmet Topuz, Bilica, Bekir ve Özer Hurmacı'yla anlaştı. Lugano'nun durumu belirsizliğini koruyor. Bu saatten sonra kalması büyük ihtimal. Eğer kalırsa, Bilica Lugano ikilisi, tandemde Uche-Högh ikilisini geçebilir. Sağda Gökhan, solda Carlos'la da Fenerbahçe kolay gol yemez. Orta sahada Mehmet Topuz ve Özer gibi TSL'nin milli takım seviyesindeki oyuncularının transferi büyük kazanç. Ama orta sahanın göbeğinde oynayacak bir oyncu hala eksik. Poulsen kabak tadı vermeye başladı. Gelirse iyi olur ama gelmezse büyük kayıp değil. Eğer bu mevkiye ve forvete 2 iyi oyuncu gelirse, Fenerbahçe Avrupa Liginde de iddialı duruma gelir. Bu sene Fenerbahçe için kilit nokta Alex'li mi Alex'siz mi oynayacağıdır. 4-5-1'i Fener'e öğreten adam Daum'dur. Ama şu anda forvet arkasında kimi oynatacağı muamma. Çünkü Alex dışında Emre ve mehmet Topuz gibi 2 alternatif daha var. Bana kalırsa Alex'in Tsl'de oynaması iyi olur. Ama Avrupa'da daha az süre alması taraftarıyım (özellikle deplasmanlarda).Son olarak kadro seçimimle bitireyim.
1) Volkan-Gökhan-Lugano-Bilica-Carlos-Topuz-Poulsen-Emre-Özer-Alex-Semih
2) Volkan B. -Önder-Edu-Bekir-Vederson-Kazım-Selçuk-Deniz-Uğur-Deivid-Guiza

TSL 2008-2009

Blogda, Konya-Beşiktaş maçını seyretikten sonra, Beşiktaş şampiyonluğa havlu attı diye yazmıştım. Çok pis ters köşe olduk. Beşiktaş, rakiplerinin büyük ikramları ve kazanmaya aç, iştahlı oyunlarıyla şampiyonluğu hak ederek kazandı. Bunda Mustafa Denizli'nin payını büyük görenler çok. Bana kalırsa, Bu şampiyonlukta teknik direktör olarak 50 % Mustafa Denizli'nin payı varsa, 50 % de Ertuğrul Sağlam'ın payı var. eğer sezon ortasında teknik direktör değişikliği olmasaydı, Beşiktaş ilk devreyi en az 6 puan önde tamamlar, 2. yarı'da güle oynaya şampiyon olurdu. Mustafa Denizli geldikten sonra ilk 6 içindeki takımlardan sadece Gs'yi yenebildiler, o maçta da 1,5 pozisyonu var Beşiktaş'ın. Baros iyi gününde olsa yenmeleri zordu. Mustafa Denizli'nin elinde uygun adamlar yokken 4-3-3 ü denemesi, ligin zayıflığından dolayı sonuç verdi. Eğer bu sene ciddi transferler yapmazlarsa işlerini zor görüyorum. Bu arada Ernst transferini kim yaptıysa kutlamak lazım.

Geri Dönüş

Büyük bir hevesle başladığım blog maceram kısa sürmüştü. Bu kez, bırakmamak üzere başlıyorum. İlk iş tabii ki TSL değerlendirmeleri olacak.